Evlilikte her zaman, yuvayı dişi kuşun yaptığının söylenmesi üzerine, kadınlar kendilerinde ağır bir yük hissetmeye başlar; ve aslında bu yükle de evliliklerini tehlikeye sokarlar; ancak bunun farkına vardıklarında, iş işten geçmiş, ve eş elden gitmiştir. Ancak bunun farkına varılması oldukça uzun bir zaman alır.<!–adsense–>
Yuvayı dişi kuş yapar mantığı ile hareket eden bayanlar, bir süre sonra, eşlerine, annelik yapmaya başlar; ve, eş ya da sevgili pozisyonlarını kaybederler. Bu durumun hiç istenmediği ise aşikardır. Bir erkeğin annesine ihtiyacı olsa evlenmez, annesiyle kalır öyle değil mi? Evlilikteki amaç, sadece cinsel ihtiyaçları karşılamak ise, bunu erkekler, zaten çok farklı yöntemlerle ve bol seçenek şansı ile yapmaktadırlar. Evlilikte önemli olan, hayatı paylaşmaktır.
Bir kadın, bir evlilikte, bütün problemleri tek başına çözmeye çalışırsa, eşinin, kendisine ihtiyacı olduğunu düşünmemesi gayet normaldir. Bu düşünce doğrultusunda ise, kadın eş, yalnız kalmak istemediği zaman ve durumlarda da yalnızlığına mahkum edilir erkek eş tarafından…
Evlilik, herşeyin paylaşıldığı bir kurumdur. İyiyi, kötüyü, zor zamanları, yorgunlukları, sevinç ve mutlulukları… Bir çocuk dünyaya getirdiğinizde, bu çocuğun sevincini babanın da hissetmesini istiyorsanız; bırakın biraz da kendi istediği şekilde yetiştirsin çocuğunuzu. Her zaman en doğru şeyleri siz bilemezsiniz, öyle değil mi? Ve zaten, bu düşüncelerde iseniz, evliliğiniz mutlaka, bir dönem sonra, çalkantılar yaşamaya başlayacaktır. Bu nedenle, kesinlikle aklınızdan çıkartmamanız gereken bir şey varsa, o da, evliliğin, hayatı, her şekliyle paylaşmak olduğunu bilmeniz gerektiğidir. Bunu bilir; ve bu şekilde yaşarsanız, evlilik hayatınız, istediğiniz gibi güzel, ve mutlu devam edecektir.